UZAKLAR
Pişmanlık dolu sonbahara attım adımlarımı..
Yollar mı eski, yapraklar mı.
Önümü kesen, sokaklar mı
Yoksa gitmek istemediğim uzaklar mı…
Rüzgar pişmanlıkla esiyor şimdiden.
Ayaklarım geri gidiyor kendinden
Ufuk çizgisine bedel bir çizgiden
Dönesim geliyor uzaklar..
Yonulmuş ağaç kabuklarıyla
Konuşmaya başladım havayla suyla
Kulağıma gelen her fısıltıyla
Dönesim geliyor uzaklar
Bohça yapmak zor geldi yolcu gibi
Gitmek dipsizlerden bir kuyu dibi
Hapisten çıkan mahkumlar gibi
Dönesim geliyor uzaklar
Hasret çekmem ben çekemem
Gurbet nedir hiç bilemem
Artık takatim kalmadı gidemem
Dönesim geliyor uzaklar..
Yolcuya makbul eder duayı yaradan
Ona el aç denizden veyahut karadan
Bense işte tam buradan
Dönesim geliyor uzaklar
Ayaklarım götürmüyor artık beni
Gözlerim takip ediyor geriyi
Köyün çıkışındaki yoldan beriyi
Dönesim geliyor uzaklar
Resul PINAR