SOSYAL İNSAN
Mavi tik’e takıldı aklım,
‘Nasıl görüp, cevaplamazdı mesajımı?’
Hem de 16 saniye geçmişti üstünden…
Yok bir değerim benim
Bu insanların gözünde
Ne kadar da kötü bu insanlar
Ah insanlık ölmüş dedirten durumlar!
Neyse bende 17 saniye sonra cevap vereyim…
Nasıl olurda resim atmamıştım bugün?
Oysa Ceren içtiği kahvenin keyfini ne de güzel anlatmıştı
Hele yanında çektiği tatlı…
Olmaz, olamaz hemen kafeye gitmeliyim!
Eğlenmeliyim, paylaşmalıyım
Yemeliyim, paylaşmalıyım
Yüz fotoğraf çekip iki tanesini seçmeli
O ikisini de şöyle renklendireyim
Böyle düzelteyim…
Ya maşallah ne güzel bir insanım ben…
Ama olmamış bir dakika
Yanaklarımı kırpmayı unutmuşum…
Aaa bak Ahmet Amca da hastanedeymiş
Ameliyat öncesi bizden dua istiyor
O zaman bir like(beğeni) göndermek şart
Her Like bir dua sonuçta…
Bugün hiç video da atmadım sosyal medyaya
Takipçilerim azalmadan göndermeliyim
‘Evet sevgili takipçilerim, kanalıma hoşgeldiniz…’
Neyse bugün de ‘nasıl yolda yürünür?’ onu anlattık
Bu insanların benden öğrenecek çok şeyi var.
Derken yüksek bir yerden
Bir fotoğraf uğruna düşen genç…
Ya da mesajına geç cevap verildiği için
Sinir krizi geçiren bir genç…
Ya da eğlenmeyip, eğlenmiş gibi yapan,
Yediğinden-içtiğinden keyif almayan,
Her şeyin yalnızca resmini paylaşan,
Yüzündeki tebessümü bile kendine saklayan,
Gökyüzüne bakmayı unutmuş,
Cenazeleri, düğünleri, doğumları, kavgaları,
Mutlulukları, hüzünleri canlı yayından izleyen,
Zamanını, vicdanını, insanlığını yitiren,
Yüreğini bir hiç uğruna bitiren gençliğin
Miladı dolmuş gerçekliğin
Sahtelikle boğuşan dünyanın neferleriyiz…
Sebile ÖZGEZ
İnsanların yaşamlarının içini boşalttılar sosyal medya diye diye
Maalesef öyle oldu. Sadece ropot üretilen bir devir değil, insanların robotlaştığı bir devir…
Sebile hanımın eline ve yüreğine sağlık. O kadar doğru ki kavramlar, kopyala yapıştır tarzı oldu hayatlarımız Ayşe’in içtiği kahveden içip kopyalayıp yapıştırıyoruz ya da Enes gibi youtuber olmak için kanal açıp yayın yapıyoruz kısacası biz artık neye gerçekten sevinip neye üzüldüğümüzü bilmiyoruz duygular da aynı oldu. Onlar neye sevinirse ona seviniyoruz kısacası her geçen gün herkesleşiyoruz…
Bizi bize anlatan ve farkettiren insanlar hayatımızdan hep olmalı Sebile hanım gibi.
Çok teşekkür ederim Öznur Hanım. Olmasaydı ve yazılmasaydı dediğimiz şeyler. Dediğiniz şeyler o kadar doğru ki; medyanın ve ünlenmiş insanların peşinden koşuyoruz. Önemli olan biz olabilmek değil onlar gibi olabilmek… Bu düşünce ile dediğiniz gibi herkesleşiyoruz…
Guzel mis bak demekki hala mutasyona ugramamis insanlari gormek guzel basarilar.
biraxda sarialicten bahsedin efendim…
Teşekkürler İsmail Bey. Tabi ki gün gelir onlar da anlatılır.